SANAT ZİHNİN OKULUDUR.
Communicating the Museum 2018 İstanbul "Müzecilikte Çağdaş Olma Sanatı"“
Müzelerde kültürel zenginliğin topluma sunulabilmesine olanak sağlayan yeni sunum ve anlatım yöntemleri kullanılmasıyla, Müzelere ilginin artması sağlanmaktadır.
Tarihe tanıklık etmiş nadide eserlerin, kültürel ve sanatsal mirasın korunmasına, manevi duyarlılığın artırılmasına, yüceltilmesine katkı sağlayan müzelere karşı sorumlulukda artmıştır.
9-12 Eylül 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilen “Communicating the Museum 2018 İstanbul” konferansı, Avrupa, Amerika ve Avustralya’nın sayılı müzelerinden pek çok önemli isim ve üst düzey yöneticiyi bir araya getirerek oldukça dinamik ve interaktif bir program sundu.
Topluma uzaktan bakan klasik müzeciliğin durağan mekan anlayışından, kültür ünitesi olarak kurgulanan yaşayan çağdaş müzecilik anlayışına doğru geçiş, müzeciliğin çehresini değiştirmiştir.
Dünyanın önde gelen müzecilik konferansı “Communicating the Museum 2018 (CTM)”in on beşincisi T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) ana sponsorluğunda, TÜRSAB ve BKG katkıları ve Türkiye İş Bankası’nın banka sponsorluğu ve Hisart’ın destekleriyle İstanbul’da dolu dizgin programlarla katılımcıların zihinlerine yeni olguları aktardı.
“Communicating the Museum 2018 İstanbul” konferansı,Topkapı Sarayı’nın birinci avlusunda, Ayasofya müze ile birlikde çağdaş olan, Ayasofya’nın yakınında, Roma döneminden kalma Artemis, Afrodit ve Apollon mabetlerinin kalıntılarından yararlanılarak, 4. yüzyılın başlarında I. Konstantin (324-337) zamanında yapılan tarihi ve değerli bir müze Aya İrini’de başladı.
Açılış töreninde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Zülküf Yılmaz, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Bilintur Yönetim Kurulu üyesi Orhan Hallik ve Agenda Direktörü Corinne Estrada birer konuşma gerçekleştirdi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Zülküf Yılmaz yaptığı açılış konuşmasında “Sadece ülkemiz için değil, insanlık tarihi için de önemli bir şehir olan İstanbul’da buluşmaktan mutluyuz. Burası medeniyetler başkentidir. Tarih sahnesinin aktif şehri olan İstanbul, aynı zamanda çağdaş sanatın da merkezi konumundadır. İstanbul’un değerine anlam katan bu konferansın gerçekleştirilmesine emeği geçen herkese teşekkür ederim ” dedi.
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Müzecilik alanında Dünyanın önde gelen müzecilik konferansı “Communicating the Museum 2018” Konferansına ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını ifade ederek “ Müze profesyonelleri için özel olarak düzenlenen aynı zamanda müze iletişimi konusunda bir dünya markası niteliğindeki bu konferans ile amacımız; sanatın, mimarinin, müzeciliğin ve kültürel münazaraların şehri İstanbul’u kültür, sanat, moda, dizayn ve turizm dünyasında gözde bir destinasyon haline getirerek hem geleneksel hem de modern yüzünü ortaya çıkarmak. Her zaman Dünya’nın en çekici ve en zengin ülkelerinden biri olarak gösterilen ülkemizde gerçekleştirdiğimiz bu konferans ile Müzeciliği geliştirmek ve ileriye taşımak en büyük hedefimiz.” Şeklinde konferansın önemine dikkat çekti..
Gerek depolarda gerekse müze teşhir salonlarında sağlıklı bir şekilde korunarak yarınlara ulaştırılması, hak ettiği modern sergileme ve sunum teknikleriyle izleyiciye sunulması elzem olan modern müzecilik anlayışının ne olduğu, dünyada hangi modern sunum ve sergileme tekniklerinin kullanıldığı, depoların çağdaş anlayışa göre nasıl düzenlendiği, müzeciliğinin yapısı ve yaşanan sorunları modern anlayışa uygun müzeler oluşturulması ve toplumla diyalogunun artırılması için değerlendirmeler önerilerle geçen konferansda; müzeciliklde logoya sahip olmak yetmediği, müzenin değerleriyle hedef tanımı, koleksiyonu, personeli, mağazası, sosyal medya hesapları ile müzenin kendisini ifade etmesini sağlayan bütün bileşenler artık markanın ve dolayısıyla müzenin birer parçası olduğu müze rolünün değiştiği müzenin yalnızca sanat koleksiyonuna sahip olması yeterli olmadığı aynı zamanda da sosyal bir platform vazifesi görmesi gerektiği, müze alanı içinde müze dışında farklı seyircilere ulaşabilmesi temel sorun haline geldiği vurgulandı.
Elizabeth Ann Macgregor çağdaş olmanın müzeler için önemini ele alan sunu gerçekleştirdi. Liz Ann Macgregor izleyici ile sanatçıları buluşturmanın şart olduğunu ön plana çıkardı. Sanata müzeye dönüştürülmüş otobüsü kullanarak yerel köy, şehir içi siteleri, okulları, hastaneleri ve hapishaneleri dolaşarak yeni kitlelere tanıtmayı örnekledi.
Türkiye’deki sanat dünyamızın güçlü karakteri dinamiklerinden SALT Araştırma ve Programlar Direktörü Vasıf Kortun markalaşmayı irdeleyerek, klasik ve çağdaş müzeciğin farklılıklarını gerçeklerini açıkladı.
300 uluslararası müze çalışanı markalaşma, iletişim stratejileri, müze iletişimini dönüştürmekte olan yeni teknoloji gibi konularda düzenlenen interaktif seminerler çalışmalar sürdürdü. Çağdaş müze olabilmek için pazarlama, teknoloji, kurumsallık ve markalaşma gibi konularda yeni fikirlerler ürettiler.
CTM konferans müzeler arasında diyalog kurulmasını sağlıyor, inovasyonu yönlendiriyor, yeni fikirlere iham veriyor, iletişim stratejilerindeki trendleri araştırıyor ve dünyanın dört bir yanındaki kuruluşlar arasında uzun vadeli ilişkilerin kurulmasını teşvik etmeyi amaçlıyor.
yilmazparlar@yahoo.com
Communicating the Museum 2018 İstanbul "Müzecilikte Çağdaş Olma Sanatı"“
Müzelerde kültürel zenginliğin topluma sunulabilmesine olanak sağlayan yeni sunum ve anlatım yöntemleri kullanılmasıyla, Müzelere ilginin artması sağlanmaktadır.
Tarihe tanıklık etmiş nadide eserlerin, kültürel ve sanatsal mirasın korunmasına, manevi duyarlılığın artırılmasına, yüceltilmesine katkı sağlayan müzelere karşı sorumlulukda artmıştır.
9-12 Eylül 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilen “Communicating the Museum 2018 İstanbul” konferansı, Avrupa, Amerika ve Avustralya’nın sayılı müzelerinden pek çok önemli isim ve üst düzey yöneticiyi bir araya getirerek oldukça dinamik ve interaktif bir program sundu.
Topluma uzaktan bakan klasik müzeciliğin durağan mekan anlayışından, kültür ünitesi olarak kurgulanan yaşayan çağdaş müzecilik anlayışına doğru geçiş, müzeciliğin çehresini değiştirmiştir.
Dünyanın önde gelen müzecilik konferansı “Communicating the Museum 2018 (CTM)”in on beşincisi T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) ana sponsorluğunda, TÜRSAB ve BKG katkıları ve Türkiye İş Bankası’nın banka sponsorluğu ve Hisart’ın destekleriyle İstanbul’da dolu dizgin programlarla katılımcıların zihinlerine yeni olguları aktardı.
“Communicating the Museum 2018 İstanbul” konferansı,Topkapı Sarayı’nın birinci avlusunda, Ayasofya müze ile birlikde çağdaş olan, Ayasofya’nın yakınında, Roma döneminden kalma Artemis, Afrodit ve Apollon mabetlerinin kalıntılarından yararlanılarak, 4. yüzyılın başlarında I. Konstantin (324-337) zamanında yapılan tarihi ve değerli bir müze Aya İrini’de başladı.
Açılış töreninde Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Zülküf Yılmaz, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Bilintur Yönetim Kurulu üyesi Orhan Hallik ve Agenda Direktörü Corinne Estrada birer konuşma gerçekleştirdi.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Zülküf Yılmaz yaptığı açılış konuşmasında “Sadece ülkemiz için değil, insanlık tarihi için de önemli bir şehir olan İstanbul’da buluşmaktan mutluyuz. Burası medeniyetler başkentidir. Tarih sahnesinin aktif şehri olan İstanbul, aynı zamanda çağdaş sanatın da merkezi konumundadır. İstanbul’un değerine anlam katan bu konferansın gerçekleştirilmesine emeği geçen herkese teşekkür ederim ” dedi.
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Müzecilik alanında Dünyanın önde gelen müzecilik konferansı “Communicating the Museum 2018” Konferansına ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduklarını ifade ederek “ Müze profesyonelleri için özel olarak düzenlenen aynı zamanda müze iletişimi konusunda bir dünya markası niteliğindeki bu konferans ile amacımız; sanatın, mimarinin, müzeciliğin ve kültürel münazaraların şehri İstanbul’u kültür, sanat, moda, dizayn ve turizm dünyasında gözde bir destinasyon haline getirerek hem geleneksel hem de modern yüzünü ortaya çıkarmak. Her zaman Dünya’nın en çekici ve en zengin ülkelerinden biri olarak gösterilen ülkemizde gerçekleştirdiğimiz bu konferans ile Müzeciliği geliştirmek ve ileriye taşımak en büyük hedefimiz.” Şeklinde konferansın önemine dikkat çekti..
Gerek depolarda gerekse müze teşhir salonlarında sağlıklı bir şekilde korunarak yarınlara ulaştırılması, hak ettiği modern sergileme ve sunum teknikleriyle izleyiciye sunulması elzem olan modern müzecilik anlayışının ne olduğu, dünyada hangi modern sunum ve sergileme tekniklerinin kullanıldığı, depoların çağdaş anlayışa göre nasıl düzenlendiği, müzeciliğinin yapısı ve yaşanan sorunları modern anlayışa uygun müzeler oluşturulması ve toplumla diyalogunun artırılması için değerlendirmeler önerilerle geçen konferansda; müzeciliklde logoya sahip olmak yetmediği, müzenin değerleriyle hedef tanımı, koleksiyonu, personeli, mağazası, sosyal medya hesapları ile müzenin kendisini ifade etmesini sağlayan bütün bileşenler artık markanın ve dolayısıyla müzenin birer parçası olduğu müze rolünün değiştiği müzenin yalnızca sanat koleksiyonuna sahip olması yeterli olmadığı aynı zamanda da sosyal bir platform vazifesi görmesi gerektiği, müze alanı içinde müze dışında farklı seyircilere ulaşabilmesi temel sorun haline geldiği vurgulandı.
Elizabeth Ann Macgregor çağdaş olmanın müzeler için önemini ele alan sunu gerçekleştirdi. Liz Ann Macgregor izleyici ile sanatçıları buluşturmanın şart olduğunu ön plana çıkardı. Sanata müzeye dönüştürülmüş otobüsü kullanarak yerel köy, şehir içi siteleri, okulları, hastaneleri ve hapishaneleri dolaşarak yeni kitlelere tanıtmayı örnekledi.
Türkiye’deki sanat dünyamızın güçlü karakteri dinamiklerinden SALT Araştırma ve Programlar Direktörü Vasıf Kortun markalaşmayı irdeleyerek, klasik ve çağdaş müzeciğin farklılıklarını gerçeklerini açıkladı.
300 uluslararası müze çalışanı markalaşma, iletişim stratejileri, müze iletişimini dönüştürmekte olan yeni teknoloji gibi konularda düzenlenen interaktif seminerler çalışmalar sürdürdü. Çağdaş müze olabilmek için pazarlama, teknoloji, kurumsallık ve markalaşma gibi konularda yeni fikirlerler ürettiler.
CTM konferans müzeler arasında diyalog kurulmasını sağlıyor, inovasyonu yönlendiriyor, yeni fikirlere iham veriyor, iletişim stratejilerindeki trendleri araştırıyor ve dünyanın dört bir yanındaki kuruluşlar arasında uzun vadeli ilişkilerin kurulmasını teşvik etmeyi amaçlıyor.
yilmazparlar@yahoo.com
